MİGREN
Migren birçok semptomun eşlik edebildiği kompleks bir hastalıktır. Çağımızda özellikle kadın hastalarda görülmek üzere giderek artmaktadır. Son istatistiklere göre her dört kişiden birinde görülmeye başlamaktadır. Hatta çocuklarda bile görülme sıklığı her gecen gün artmaktadır. Ailede ebeveynlerinde biri migren ise çocukta görülme olasılığı %50’dir. Eğer iki ebeveyn de migren ise çocukta görülme olasılığı %75’tir. Beni tanıdığınız üzere tabi ki bunun da altındaki en büyük nedenlerden biri toksisite diyeceğim; Maalesef öyle (her 10 hastalıktan 8’inin nedeni neredeyse bu şekilde) Dolayısıyla Migrenin de tedavisi size yıllardır sunulduğu üzere bir ağrı kesici al şeklinde değil. Hastanın hayat tarzını bastan gözden geçirmesi ve migren tetikleyici gıdaları hayatından çıkarması, vücuttaki kronik inflamasyonu tedavi etmesi (patagenezini aşağıda anlattığımda inflamasyonu tedavi etmenin önemini de anlayacaksınız.) gerekmektedir. Belki biraz emek isteyen belki biraz meşakkatli bir yol ama zaman ile tüm şikâyetler ortadan kaybolabilmektedir. Bazı hastalarımda çok kısa sürede (3 ay civarı) bazı hastalarımda da daha uzun sürelerde sonuca ulaşıyorum migren yönetiminde. Bunun nedeni kişinin vücudundaki toksin yükünün, kronik inflamasyonun derecesinin, kişinin yaşam değişikliklerine adaptasyonun farklı olmasıdır. Ama biraz emek biraz sabır ile bu ağrılardan kurtulmanız mümkün; ağrıların sıklığını şiddetini azaltmanız mümkün. O zaman migrenle alakalı yazımıza başlayalım…
Migren nasıl oluşuyor? Alttaki fizyopatoloji nedir?
Kabataslak biraz bahsedelim ki birazdan yer yer belirteceğimiz noktalar daha iyi anlaşılabilsin;
1-Vücutta kronik inflamasyon sonucu bozulan bağırsak yapısı; Bağırsak ve bağışıklık hücrelerinden mediyatörler salgılanır ve bağırsak geçirgenliği oluşur. (Bağırsakta bu geçirgenliğe neden olan şey zonulin ve oklidin proteinleridir. Bu proteinler glüten gibi hassasiyetli proteinlerle karşılaştıklarında salgılanır ve bu da bağırsak hücreleri arası geçirgen noktaları acar ve bağırsak geçirgenliğine neden olur. Aynı moleküller kan dolaşımına katılınca kan beyin bariyerinde de benzer mekanizma ile bu bariyerin geçirgenliğine neden olur.)
2-Bağırsak geçirgenliğini bozan moleküller kana geçtiğinde kan beyin bariyerini de bozararak beyinde bir geçirgenliğe neden olur.
3-Beyin zarındaki trigenimal sinir uçlarından mediyatörler salınır ve inflamatatuar süreç tetiklenir.
4-Bu salınan mediyatörlerin trigeminal siniri de uyarmasıyla beyin damarlarında spazm oluşur ve sonrasında vasküler sistem daha da genişler (trigeminovasküler sistem)
5-Trigeminovasküler sistem uyarılarak migren belirtileri oluşur; Zonklama, baş ağrısı, görme sorunları, bulantı, kusma.
Burada nöratransmitterlerin yolları genelde şu şekildedir;
- Migren tetikleyici bir uyarı geldiğinde beyin hücrelerinden nöratransmitter salgılanır. (CGRP; Calcitonin Gene Related Peptid ve Substance P )
- Bu nörotransmitterler beyinde kan akşını, şişmeyi ve inflamasyonu arttırır.
- Sinir hücreleri beynin diğer bölümlerine bu uyarıyı aktarır ve ağrı hissedilir.
MİGREN SEMPTOMLARI NELERDİR?
- Baş ağrısı (temel semptom)
- Bulantı
- Görüntü bulanıklığı
- Işığa hassasiyet
- Sese hassasiyet
- Kokuya hassasiyet
- Kusma vb. durumlar görülebilir.
Bu şikâyetlerden bir tanesi ya da birden çoğunu aynı anda yasayabilirsiniz, burada yazmayan başka kişiye özel şikâyetlerde belirtilmiştir. Migren genelde ataklarla gelen bir şikâyet olduğundan özellikle bu atakları tetikleyici nedenlere dikkat etmemiz gerekmektedir.
MİGREN ATAKLARI NE KADAR SÜRÜYOR?
Migren atakları 4 saat ile 72 saat arası sürebilir. Çoğu kişi ataklar arasında belirti hissetmese de bazı hastalar minimal semptomları ataklar arasında yasayabilir.
MİGREN ÇEŞİTLERİ NELERDİR?
Peki, migren tek çeşit mi? Herkeste aynı şekilde ataklar oluşmuyor. Bu yüzden de sınıflama yöntemine giriyoruz. Çok ayrıntıya girmeden tanı kriterlerine kabataslak sınıflarından bahsedeceğim size.
En sık kullanılan sınıflandırma çeşidi migreni bu şekilde ikiye ayırmaktır;
1- Auralı migren
2- Aurasız migren
Ama ayrıntılı olarak migren alt dalları şeklinde ilerlersek şöyle bir sınıflandırma da bulunmaktadır;
1-AURASIZ MİGREN= Migren vakalarının %70-80 civarı bu tiptir. Aurasız migren süresi 4 saatten baslar. Tedavi edilmez ise 3 güne kadar uzayabilir.
Ağrı genelde tek taraflıdır. Zonklama ve nabız atışı şeklinde sanki damarınız atıyormuş gibi hissedilebilir. Kusma ve ishal eşlik edebilir. Ses ve ışık hassasiyeti olabilir.
2- AURALI MİGREN= Aura migrenin nörolojik bir semptomudur. Migren atağı esnasında ya da öncesinde gelen semptomlardır. Genelde görsel sorunlar şeklindedir. Aura 5-20 dakikadan başlayarak daha da uzun sürebilir ama genelde 1 saatten azdır.
- Görsel sıkıntılar= Görüntüde noktalanma, renkli noktalar görme, yıldızlar ya da parlaklıklar görme, gözlerde flaş ışığı seklinde görüntüler görme, zik zak çizgiler görme, geçici körlük şeklinde olabilir.
- Görsel sıkıntılar dışında hissizlik ya da karıncalanma, ellerde ve bacaklarda iğnelenme hissi, vücudun bir tarafında hissizlik, baş dönmesi, vertigo hissi olabilir. Bazı kişilerde konuşma yeteneği, hafıza etkilenebilir.
AURALI MİGRENİN ALT DALLARI
- Beyin sapı etkileşimli auralı migren
- Hemiplejik migren; Felce benzer şikâyetler oluşur, tek taraflı güçsüzlük ve his kaybı ya da karıncalanma hissi oluşur.
- Retinal migren; Geçici görme kaybı yaşanan migrendir.
KRONİK MİGREN
Günlük kronik baş ağrılarına verilen isimdir. Uluslararası Baş Ağrısı Birliği bir ay içinde 15’den fazla baş ağrısı geçirmek ve toplam 3 aylık periyotta da bu ağrıların en az 8’inin migren ağrısı şeklinde olmasını kronik migren baş ağrısı olarak tanımlamaktadır.
MENSTURAL MİGREN
Menstural dönemde östrojen seviyelerinin düşmesi ile birlikte adetin ilk 2 günü salgılanan prostoglandinlerin neden olduğu düşünülmektedir. Menstural migren toplumdaki kadınların %10’unu etkilemektedir. Şikâyetler adetten 2 gün önce başlayıp âdetin ilk 3 günü içerisinde görülmektedir.
VERTİGOLU MİGREN
Migren ile vertigonun aynı anda görülmesidir.
ABDOMİNAL MİGREN
Çoğunlukla çocuklarda görülür.
DÖNGÜSEL KUSMA SENDROMU
Migrenle bağlantısı olduğu düşünülmektedir.
FAZLA İLAÇ KULLANIMI KAYNAKLI BAŞ AĞRISI ( Medication Overuse Headache-MOH)
Ayda 10-15’ten fazla ilaç kullanılan baş ağrılarında oluşan durumdur. Ateşi söndürmeye çalışırken daha da besleme sendromu olarak da bilinir. Daha çok advil-aspirin-parasetamol kullanıcılarında görülür ama diğer ağrı kesicilerde de kaydedilmiştir. Diğer baş ağrıları (migren ile ayırıcı tanı yapılamayanlar.)
Migren altındaki nedenler tam olarak bilinmemektedir. Bazı insanların genetik olarak migrene daha yatkın olduğu düşünülmektedir.
*Bazıları neden, bazıları ise aslında tetikleyici olmak üzere migrenin birçok nedeni olabilir. Aslında migren oluşumu bana göre, bu sayacağımız nedenlerin birden fazlasının bir arada bulunarak vücut dengesinin bozulması, inflamasyon oluşması ve bunun sonucunda semptomların oluşmasıdır.
MİGREN NEDENLERİ GENEL OLARAK
• Beyin sarsıntısı
• Menenjit
• Felç, inme
• Geçici iskemik atak
• Beyin anevrizması,
• Beyin tümörü, beyin kisti ya da mikrokist
• Mikro geçici iskemik atak
• Engellenen boyun sinirleri
• Ebstein barr virüsü ve zona, herpes ailesi diğer virüsler
• Sinüs bağlantılı migrenler
• Çevresel toksinler ***
• Amonyak geçirgenliği***
• Elektrolit yetersizliği***
• Stres***
• Mensturel döngü *** (hormonel denge nedeniyle)
• Uyku bozuklukları ***
• Ağır metaller ***
• Hormonal değişiklikler
• Oral kontraseptif kullanımı (doğum kontrol hapları)
• Uykusuzluk
• Alkol
• Obezite
• Küf maruziyeti
FONKSİYONEL VE PATOFİZYOLOJİK BAKIŞ AÇISIYLA MİGREN NEDENLERİ
1-Dizbiyozis ve geçirgen bağırsak
2-Kronik stres
3-Hareketsizlik (egzersiz, seratonin dengesi)
4-Vitamin ve mineral eksiklikleri
5-Gıda katkıları, kronik toksisite
6- Beyin geçirgenliği
7-Uyku sorunları
8-Beslenme hataları
9-Histamin intoleransı, gıda intoleransları
10-Metilasyon sorunları
11-Ruhsal sistem sorunları
MİGRENDE EN SIK KARSILASILAN EKSİKLER
1-VİTAMİN B12
2-VİTAMİN B2
3-FOLAT
4-MAGNEZYUM
5- D VİTAMİNİ
Migrene yaklaşırken yukarıda saydığım tüm nedenlere ve patofizyolojiye odaklanıyorum ama benim için en önemli üç sistem bu hastalıkta bağırsaklar, karaciğer, lenfatik sistem şeklindedir. Bu üç işleyişe öncelikli olarak odaklanmak oldukça faydalıdır.
MİGREN VE BESLENME
Son zamanlarda beslenme ile migren arasındaki bağlantıyı ortaya koyacak çalışmalar giderek artmaktadır. Aşağıda sayacağımız gıdalar migrenin tetikleyicisi ya da nedeni olma ihtimali yüksektir.
Migreniniz var ise uzak durulması gereken gıdalar;
1-Gluten
2-Süt ürünlerinin hepsi, özellikle peynir, yoğurt. (Sütü direkt sade süt olarak asla tüketmeyiniz diye başınızın etini yiyorum.)
3-Yumurta
4-Et (özellikle sosis-salam-hotdogs-tütsülenmiş etler gibi işlenmiş etler )
5-Mayalı yiyecekler
6-Tuz (MSG= Monosodyumglutamat)
7-Yağlı ve kızartılmış yiyecekler, yağlı beslenme
8-Katkı maddeleri (gıda boyaları)
9-Alkol (özellikle şarap ve bira; neden çünkü hem maya hem glüten faktörü var.)
10-Çikolata (çoğunuzun burada ağladığını hissediyorum. Evet, biz de kendi tatlılarımızı yaparız meyvelerle ne yapalım… )
11-Asitli meyveler (Açıkçası asitli meyveleri diğer meyvelerle karıştırmadığınız sürece ve tek başına yediğiniz sürece sorun yok. Yapılan çalışmada kişilere oldukça yüksek oranda asitli meyve yedirilmiş, ki bu benim de asla önerdiğim bir şey değil.)
12-Fındık, fıstık, ceviz, badem, kaju
13-Dondurma, dondurulmuş gıdalar
14-Konserve her türlü yiyecek
15-Aspartam, nitritler, sülfatlar
16-Bazı baklagiller
17-Kafein içeren gıdalar (kola, kahve, yeşil çay, çay)
18-Kafein yoksunluğu
19-Domates
20-Soğan
21-Mısır
Yalnız burada dikkatinizi çekmek istiyorum yukarıda saydığımız katkı maddeleri ve kimyasal içeren gıdalar kesinlikle hayatınızda olmamalı ama diğer gıdalar sizde tetikleyici etki gösterebilir de göstermeyebilir de. Mesela soğan oldukça sağlıklı bir gıdadır bu gıda size kesinlikle kötü geliyor demek değildir, sizde intolerans tablosu oluşturabilir ya da migreninizi tetikleyebilir ama size iyi de gelebilir. Ben genelde 1-2 ay yapılan bir eleminasyon sonrası bu gıdaları vücuda yavaş yavaş tanıtarak kendi yanıtlarınızı görme taraftarıyım. Unutmayın her birey farklıdır ve her bireyde gıdaların etkisi farklıdır. Listeyi görüp panik olmak yerine bilinçli bir şekilde ilerleyerek eliminasyonunuzu yaparak çok güzel sonuçlara ulaşabilirsiniz. Ayrıca listede sebzeler ve meyveler yok yani beslenmenizde bunlara ağırlık vermek size oldukça iyi gelecektir.
NOT: Gıdalardaki bu hassasiyet çoğu zaman gıda intoleransı şeklinde adlandırılıyor. Asıl sorun gıdalardaki kimyasallar. (Bakınız yukarıda ne demiştik toksisite) genelde bu tetikleyiciler tiramin, histamin ve feniletilamindir.
Tiramin= Özellikle peynirde bulunur, beklemiş güçlü peynirlerde daha yoğundur. Monoaminoksidaz (MAO) tiramini metabolize eden enzimdir. MAO eksikliği olan insanlarda ve MAO enzimini inhibe eden ilaçları kullanan insanlarda migren tetiklenmesi daha yüksek olabilir. Tiramin ayrıca, bira, şarap, turşu, tavuk, maya, kahve, baklagiller ve konserve yiyeceklerde bulunur.
Çikolata içindeki feniletilamin, teobromin ve kafein migren tetikleyici etki göstermektedir.
NOT: Bazı vakalarda oruçlu beslenme ve yemek atlama migren tetikleyicisi olarak kaydedilmiştir. Bunun altındaki nedenin seratonin ve nöradrenalin salgısının artmasıyla beraber damarlardaki dilatasyon olduğu düşünülmektedir. Ben de migrenli hastalara, vücudunu hazırlamadan ve belli bir dengeye getirmeden intermittan fasting (aralıklı oruç) yaptırmamaktayım.
NOT: Kafein yoksunluğunun migreni tetikleme nedeni; Kafein damarlarda serebral kasılma (kontraksiyon) yapar ve kafein tüketimini kestiğinizde serebral damarlarda genişleme olacak (vazodilatasyon) ve kan akışı artacaktır. Migren patofizyolojisine bakarsanız migren ağrılarının altındaki mekanizma damardaki kan akısının artmasıdır sonuç olarak. Kafein kullanımı migren atak ağrılarını rahatlatabilir ama sonrasında uzun vadede migren tablosunu arttırıcı etki de gösterebilir. Günlük 100 mg kafein üstü risk faktörüdür. Yani mümkünse hiç kafein içmemek en doğrusu ama eğer yoğun bir kahve tüketicisiyseniz önce yavaş yavaş azaltmak sonra kesmek daha doğrudur. Yukarıda belirttiğim gibi kafein yoksunluk sendromu yasamanızı da istemeyiz.
NOT: Alkol vazodilatör görevi görür ve serebral damarları genişleteceğinden migren tetikleyici etki gösterebilir. Ayrıca şarap, bira gibi alkollerin içindeki tiramin ve histamin de migreni tetikleyebilir. Toplumda peynirden sonra en sık migren tetikleyicisi olarak gördüğüm durumdur.
NOT: Dondurma ya da donmuş gıdalar bazen migren tetikleyici etki gösterebilir. Bunun etkisi soğuğun serebral sinirlere hızla uyarıcı etki vermesinden olduğu düşünülmektedir.
NOT: Hotdogs ve diğer işlenmiş etler (salam, sucuk, pastırma, tütsülenmiş etler vb.) nitrat içerir. Nitratların redüksiyonu ile vücutta nitritler oluşur. Nitritler vazodilatasyon etkisi gösterir ve migrenle beraber aynı zamanda yüzde ve boyunda kızarma görülebilir. Yani işlenmiş tüm etler tamamen yasak! En hızlı migren tetikleyicisi kategorisindendir.
NOT: Yağ asitlerinden linoleik asit ve oleik asit bazen migren mekanizmasında yer alabilir. Migren sırasında kanda yüksek oranda serbest yağ asitleri olduğu saptanmış ve bu serbest yağ asitlerinin seratonin salgılatmasına neden olduğu ve yüksek oranda salgılanmanın anormal şekilde damarlarda genişlemesine neden olduğu ve migreni tetiklediği düşünülmektedir.
NOT: Gıda intoleransları kişilerde ciddi migren tetikleyicisi olabilir bu yüzden kişinin eliminasyon diyeti yapması ve zamanla gıdaları yeniden vücuduna tanıtması doğru bir seçenek olabilir. Klinikte hastalara yaklaşırken neredeyse tüm hastalarıma minimum 2 ay maksimum 6 ay ile 1 yıl arası eliminasyon uyguluyorum. Açıkçası benim uyguladığım eliminasyon standart eliminasyon diyetleri şeklinde değil ama temelde glüten ve süt ürünlerini keserek ve bunun dışında da kişinin bireysel intoleranslarını keserek kişiyi bitki ağırlıklı bir beslenmeye sokuyorum ve hastaların neredeyse hemen hepsinde şikayetler 3-6 ay arası ciddi oranda azalıyor ya da yok oluyor.
NOT: MSG’ye bağlı migren baş ağrısına Çin Restaurantı Sendromu denir. Çünkü Asya mutfağında çok sık MSG (Monosodyumglutamat) kullanılır. Şikâyetler genelde MSG tüketiminden 15-60 dakika sonrasında baslar. msg aynı zamanda dondurulmuş hazır gıdalarda, konservelerde, işlenmiş etlerde, salata soslarında, abur cuburlarda sıklıkla bulunmaktadır.
NOT: Baklagillerle alakalı migren tetiklenmesi kişiye göre değişmektedir. Türkiye’de bulunmayan lima gibi baklagillerde bulunan aminlerden ötürü daha yoğundur. Ama migreniniz var ise bir müddet her türlü baklagili kesip yavaş yavaş vücuda yeniden tanıtmayı deneyebilirsiniz.
NOT: Bazı hastalarda histamin salınımını arttırdığı için bir müddet muz, çilek, ahududu, erik, üzüm, portakal gibi meyvelerden uzak durmak gerekebilir. Metabolizma temizlenmeye başladıktan sonra bu meyveler zarardan çok aksine kişiye oldukça faydalı olacaktır. Benim tecrübelerime göre meyveden etkilenen migren hastası oldukça azdır.
Size hangi gıdaların tetikleyici olduğunu anlamanız için bir gıda günlüğü tutabilirsiniz. O gün hangi gıdaları yediğinizi yazıp kaydederseniz kendinizi takip etmeniz kolaylaşır. Yalnız burada unutmamak gereken şey bazı insanlar yedikleri gıdaya birkaç saat içinde yanıt verirken bazıları da 24 saat sonra yanıt verebilir. Bu yüzden kayıtlarınızı kontrol ederken bunu da göz önünde bulundurunuz.
Şu ana kadar hangi gıdayı kesmemiz lazım hangi gıdaları azaltmamız lazım bunlar üzerine konuştuk. Peki, nelere ağırlık vermemiz lazım? Neleri tüketmek migrenimize iyi gelebilir, şikâyetlerimizi azaltabilir bir de bunları konuşalım.
MİGREN İÇİN ÖNERİLEN GIDALAR
HERTÜRLÜ SEBZE, YEŞİLLİK VE MEYVE MİGREN İÇİN ÖNERİLMEKTEDİR.
-Kereviz sapı
-Kişniş
-Kale
-Zencefil
-Lahana
-Tarçın
-İncir
-Elma
-Papatya
-Mango
-Karalahana
-Kenevir tohumu tozu
-Ayçiçeği çekirdeği
-Susam
-Ispanak
-Karpuz
-Fırınlanmış patates
-Kabak çekirdeği
-Nane
-Zencefil
-Acı kırmızı biber
-Sarımsak
-Avokado
-Badem
-Kahverengi ve siyah pirinç
-Havuç
-Kinoa
-Tatlı patates
-Balık
Bu gıdaları önermemizdeki nedenler madde madde;
- Meyveler, sebzeler bitkisel östrojenler içerirler. Ve bu da vücuttaki östrojen üzerinde negatif etkilidir. (Hormon tedavilerinden ziyade doğal yollarla yani gıdalarla müdahale edilen östrojen vücutta dengeye gelir, gıdalarla vücuda zarar verecek şekilde östrojen düşürmesi yapamazsınız bu da bence, bu yolun çok daha güvenli olgunu göstermektedir.) Östrojen inflamasyon yapıcı bir hormondur, fazla miktarda olmasını istemeyiz aynı zamanda vücutta östrojen ne kadar yüksek ise adet döneminde o kadar yüksek bir düşüş yasayacaktır bu da adet dönemlerinde yaşanan migren ağrılarının şiddetinin çok olması demektir. Yani bol sebze ve bol meyve hormonal migren tedavisinde önemli bir basamak olabilir.
- Bazı çalışmalarda net olarak gösterilmiştir ki bitki bazlı beslenme migreni azaltmaktadır. Tetikleyici gıdaların çoğunun da hayvansal gıdalar olduğunu hatırlatalım.
- Patates özellikle dehidratasyona bağlı potasyum kaybında öne çıkmaktadır. İçerdiği potasyum ve l lysine sayesinde migren önleyici etkisi bulunmaktadır
- Karpuz daha çok karışımıza dehidratasyona bağlı bas ağrılarında çıkmaktadır. Meyvelerle alınan suyun hücre içi kullanımının daha iyi olduğunu gösteren bazı çalışmalar bulunmaktadır. Naturopatların çoğu da hidrasyon için en uygun olanın meyve olduğunu belirtmektedir.
- Kereviz sapının içinde bulunan mineraller sayesinde migren önleyici etkisi bulunmaktadır.
- Badem içinde bulunan magnezyum sayesinde baş ağrılarına iyi gelmektedir.
- Kahverengi ve siyah pirinçte bulunan magnezyum ve b vitaminlerinin bas ağrısını önleyici etkisi bulunmaktadır.
- Avokado içinde bulunan magnezyum ve diğer minerallerin bas ağrısını önleyici etkisi bulunmaktadır.
- Susam özellikle e vitamini acısından zengindir ve E vitamini mensturasyon sırasında östrojen seviyelerini dengeleyebilir. Bu sayede adet dönemindeki migren ağrıları önlenebilir ya da azaltılabilir. Ben adet dönemine yaklaşırken ve sırasında tahin ya da susam kullanmanızı öneririm.
- Ispanağın tansiyon dengeleyici etkisi, detoksifikasyon etkisi ve mineral, vitamin deposu olması migren için çok önemlidir.
- Havuç ve tatlı patateste bulunan beta karoten, C vitamini, niacine, B1, B2, B6, fosfor, manganez, B5 bu gıdaları migren için mükemmel gıdalar haline getiriyor. Günlük beslenmenize sokmanızı öneririm
- İncirde bulunan potasyum baş ağrısında oldukça önemlidir.
- Karalahana içindeki magnezyum ve antiinflamatuarlar sayesinde migren için önerilir.
- Kale, magnezyum, Omega 3, lif üçlüsü kale bitkisini migren için adeta bir süper gıda yapmaktadır. Düzenli tüketim mutlaka önerilir.
- Kinoadaki dengeli karbonhidrat ve protein ve bağırsaklardaki etkisi kinoanın migren için oldukça iyidir.
- Elma, mango ve papayadaki vitamin ve mineraller, potasyum migren için süper gıda olarak yer almalarına neden olabilir. Özellikle bu üçlünün sinir hücreleri üzerine etkisi olduğu birçok naturopat tarafından da belirtilmektedir.
- Özellikle somon gibi Omega 3 açısından zengin balıklar migrende faydalı olabilir.
- Zencefilin antiinflamatuar etkisi birçok ağrı kesiciden daha üstündür. Migren için süper başka bir gıda!
- Kabak çekirdeği magnezyum acısından çoğu gıdadan acık ara önde mutlaka değerlendirin!
- Ağır metal karışımı çok önemli çünkü ağır metal en önemli nedenler arasındır. Bu yüzden Instagram’da sitede de sabit hikâyelerde belirttiğim ağır metal karışımını öneriyorum özellikle.
MİGREN VE TAKVİYELER
Migrende etkinliği bilimsel çalışmalarla literatürde yerini alan migren takviyeleri;
-Magnezyum
-Koenzim Q10
-Vitamin B2 (riboflavin)
-Melatonin
-Butterbur (öksürük otu; petasites hybridus )
-Feverfew (gümüş düğme bitkisi, koyungözü başka bir adı; tatenicum parthenium)
-D vitamini
-Zencefil
-Lavanta yağı
-Mentol (nane yağı)
- Yapılan literatürdeki çalışmalara istinaden verilen dozları aşağıda belirtmekteyim. Her kişide olması gereken doz ve kullanım farklıdır. O yüzden doktorunuza danışmalısınız ve yüksek dozlar mutlaka ama mutlaka doktor kontrolünde olmalıdır. Çalışmalarda istenen etkinin görülmesi için minimum 3 aylık kullanım göz önünde bulundurulmalıdır denmektedir.
- B2 mitokondriyal enerji metabolizması için önemlidir. Kullanım dozu günlük tek doz sabahları 400 mg ya da günde iki kez 200 mg aç karnına seklinde kullanımda hastalarda ağrılarda gerileme olmuştur. Gebeler kullanabilir.
- Koenzim Q enerji üretiminin temel taşıdır. 10 dozu günlük 300 mg şeklindedir. Tok karnına alınabilir. Sabahları tok karnına tek seferde ya da günde üç doza bölünerek alınabilir. Ağrılarda ve sıklığında azalma sağlamıştır. Gebeler kullanabilir. Hipotansiyon yapabilir. Mide sorunları yapabilir.
- Magnezyum ilk kullanım dozu 200 mg yatmadan önce şeklinde başlanabilir, 600 mg’a kadar çıkılabilir. Dozu yavaş yavaş arttırmak çok daha doğrudur. Yapılan çalışmada migren ağrılarının sıklığı ve şiddeti azalmıştır. Gebeler kullanabilir. Düşük tansiyon ya da yanlış formda ishal yapabilir.
- Butterbur 75 mg günde iki kez kullanabilir. Butterbur gebelerde, emzirenlerde, çocuklarda ve karaciğer hastalıklarında önerilmez. Melatonin doğal olarak pineal glandtan salgılanan bu hormon vücuda uyku uyarısını verir. Kullanımı akşamları günlük 3 mg şeklindedir. Şiddetli migrende 12 mg’a kadar çıkılabilir. Gebelerde güvenilirliği bilinmemektedir.
- Feverfew (gümüş düğme bitkisi) kranial damarlardaki inflamasyonu azaltır. Günlük kullanımı 50-100 mg’dır. Kullanım sonrası ani bırakırsanız rebound baş ağrısı yasayabilirsiniz. Ağızda hissizlik, ağır yaraları ve bulantı gibi yan etkileri kayıtlardadır. Aynı zamanda kanama riskini arttırabilir. Adet döngüsünü bozabilir, eklem ağrıları yapabilir, mide bağırsak sorunları yaratabilir. Kan sulandırıcılarla beraber asla kullanılmamalıdır. Çocuklarda, gebelerde, emzirenlerde ve karaciğer hastalığı olanlarda güvenilirliği belli değildir.
- D vitamini seviyeleri migren hastalarında minimum 60-80 arası tutulmalı. Günlük 1000 ıu ile 10.000 ıu arası dozlar kullanılabilir. İdeal dozlar 4.000 ıu dur.
- Zencefil ile alakalı yapılan bir çalışmada zencefil tozunun, tazesinin birçok ağrı kesici ile eşdeğer olduğu ortaya konmuştur. Çeyrek çay kasığı zencefil tozu su ile karıştırıp içilebilir. Ben genelde taze zencefil kullanımı öneriyorum
- Lavanta yağı koklamak stres hormonlarını azaltabilir, sakinleştirici etki gösterebilir. 2-4 damla lavanta yağı her 3-4 saatte bir diffüzere koyarak koklanabilir ya da 2-4 damla damlatılarak tene kullanılabilir. Bazı kişilerde lavanta yağı migren tetikleyici de olabilir unutulmamalıdır.
- Nane yağındaki aktif bileşen mentol alına ve boyuna uygulandığında rahatlatıcı etki gösterebilir migren ataklarında ve yan etkileri azaltabilir.%6-%10’luk mentol solüsyonları önerilir.
MİGRENDE KULLANILABİLECEK BAŞKA TAKVİYELER
- Takke çiçeği
- Kediotu kökü
- Kasımpatı çayı
- Aksöğüt ağacı kabuğu
- Krizantem çayı
- Kava kava
- Biberiye
- Melisa (çok önemli!)
- Ester C
- Çinko
- Gingko bilboa
- Goldenseal
- Gaba
- 5 MTHF
- Kuşburnu
- 5-HTP
- Rosemarry
- Red clover
- Ceyanne pepper
- B6
- Valerian root (kedi otu)
- B12
- Skullcap
- Turmerıc
- Ginger
- Passion flower
- Omega 3
- Okaliptüs, frankincense, rosemarry (diffüzerle inhale olarak )
Magnezyum neden en önemlilerden? Çünkü hücre içi magnezyum azaldığında kalsiyumun da fazla olması ile hücre polaritesi yani elektriksel stabilite bozuluyor. Bu da trigeminal sinir uçlarını daha hassas hale getiriyor.
Çalışmalar gösteriyor ki migren hastalarinin %50’sinde magnezyum eksikliği mevcut hatta bir çalışmada gösterilmiştir ki magnezyum supplemantasyonu ağrı kesicilerden daha etkili sonuç vermektedir.
***Migreni tetikleyici bir uyarı geldiğinde beyin hücrelerinden nöratransmitter salgılanır. (CGRP = Calcitonin Gene Related Peptid) ve (Substance P )
***Bu nörotransmitterler beyinde kan akışını arttırır, şişmeyi arttırır, inflamasyonu arttırır.
***Sinir hücreleri beynin diğer bölümlerine bu uyarıyı aktarır ve ağrı hissedilir.
İnsan ve hayvan deneyleri göstermiştir ki magnezyum kullanimi CGRP’yi azaltmaktadır ve ağrı reseptörlerini bloke edebilmektedir. Ayrıca magnezyum eksikliği de migreni tetikleyecek inflamasyona neden olabildiği için eksik magnezyumu tamamlamak migreni önleyebilir.
Migren için kullanılabilecek magnezyum formları;
1- Magnezyum sitrat***
2- Magnezyum glisinat***
3- Magnezyum laktat
4- Magnezyum L treonat
5- Magnezyum malat
6- Magnezyum taurat***
7- Magnezyum klorür (iyonize magnezyum ) ***
***Migrende en etkili olduğu düşünülen ve bilimsel çalışmalarla ortaya net faydası konan magnezyum çeşitleri
MİGRENDE BAŞKA TEDAVİ YAKLAŞIMLARI; NELER YAPILABİLİR?
1- Yeterli su tüketimi= Kiloya göre günde 2-3 litre arası
2- Doğru nefes alma, nefes egzersizleri
3- Düzenli egzersiz= Haftada en az 2-3 gün düzenli spor
4- Düzgün ve kaliteli uyku= Her gün 7-8 saat uyku
5- Lenfatik sistemi desteklemek oldukça önemlidir
6- Meditasyon
7- Stres yönetimi ( cağımızda belki de en büyük tetikleyici )
8- Migren atağı sırasında sakak bölgesine soğuk uygulama migren ağrılarınızı rahatlatabilir. Bir buz torbasını bir beze sarıp alnınıza ve sakaklarınıza uygulamayı deneyebilirsiniz.
9- Masaj tedavileri hem vücudun rahatlamasını sağlar hem de lenfatik sistemi düzelterek katkı sağlar.
10-Biofeedback terapileri migrene destek olabilir
11-Homeopati; birçok hastamda bütüncül yaklaşımla beraber homeopatiyi kombinliyorum. Aslında homeopatinin kendisi bütüncül bir yaklaşımdır ve hastanın tedavisinde oldukça büyük bir katkı sağlayabilir.
MİGREN TEDAVİSİNDE RUHSAL VE ZİHİNSEL DÜZLEM
Bütünsel bir bakış açısında bedenimize odaklanırken zihin ve ruhumuza da odaklanmalıyız. Duygularımız,inanışlarımız , gerçekliklerimiz hastalıklarımızı etkiler.
Hastalarıma hep anlattığım gibi iyileşme bir paradoks gibidir; ruh ve beden birbirini hasta ettiği gibi iyileştirebilir de.Beslenmenizi düzelttikçe daha iyi hissedebilrsiniz ama ruhunuzdaki kök sorunlara odaklanmadığınız sürece zamanla ruhsal düzlemdeki sorunlarınız sizi yeniden hasta yapacaktır, hatta bazı kişilerde ruhsal düzlemdeki sorunlar bedensel düzlemdeki sorunlardan cok daha önemlidir.
MİGRENE NEDEN OLAN TAHMİNİ BİLİNÇALTI DÜŞÜNCELERİ
1- Seksüel korkular; tatmin olmama korkusu
2- Hayatın içinde sürüklenmekten hoşlanmamak, hayatın akısına gidişatına direnç göstermek
3- Kusursuz olma isteği; istekler gerçekleşmeyince oluşan öfkeyi baskılamak
4- Kendini eleştirme ve kendini sevmeme; değersiz hissetme duygusu
Peki, bunların üstesinden nasıl geleceğiz?
Olumlamalar, meditasyonlar, nefes egzersizleri, profesyonel bir yardım gereklidir.
NOT= Susuzluk migren ve diğer baş ağrılarının toplumda en sık rastlanan nedenlerinden biridir. susuz kaldığınızda bas ağrısı olma nedeni susuzluğu regule eden en önemli etkenlerden biri gene histamindir ve susuzlukta histamin regule etmek için artar; artması demek inflamasyon demek aynı zamanda, çünkü histamin inflamsyonu arttıran bir parametredir. Sinir inflamasyonu = Baş ağrısı demektir hatırlar iseniz…
En son olarak şunu belirtmek gerekir, siz iyileşmek istiyorsanız kendinizi bir bütün olarak değerlendirmelisiniz. Bu hayatınızın her anlamında geçerlidir ve söylediğimiz şeylere dikkat ederseniz sadece migren şikâyetleriniz geçmekle kalmayacak daha mutlu daha enerjik ve daha sağlıklı bir şekilde hayata kavuşabilirsiniz. Sürekli hastalarımdan duyduğum şey hayatlarının değişmesidir, çünkü beden ruh ve zihin bir bütündür ve anca her şeye dokunursanız iyileşebilirsiniz ve bir kez iyileşmeye başladığınız anda hayatınızdaki her şeyin de daha güzel olduğunu farketmeniz mümkündür. Sonuç olarak çok güzel yarınlar mümkün…
KAYNAKÇA
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4393401/
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/28854909
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/15447697
National Research Council. Magnesium (Chapt 6). In: Dietary Reference Intake for Ca, P, Mg, vitamin D, Fluoride. Washington DC: National Academy Press; 1997.
1.Loder E. Migraine in pregnancy. Semin Neurol. 2007;27: 425–433.
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3696968/
http://americannutritionassociation.org/newsletter/role-diet-migraine-headaches
https://www.migraine-surgery-centre.com/il/assets/downloads/international_publications/ip24.pdf
https://www.headx.gr/pub/media/wysiwyg/pdf/10_1111_j_1742-1241_2009_02215_x.pdf
http://citeseerx.ist.psu.edu/viewdoc/download?doi=10.1.1.855.535&rep=rep1&type=pdf
https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/030439599390057V
https://thejournalofheadacheandpain.biomedcentral.com/articles/10.1007/s10194-011-0321-9
https://thejournalofheadacheandpain.biomedcentral.com/articles/10.1007/s10194-009-0176-5
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20461336
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/23216231
https://thejournalofheadacheandpain.biomedcentral.com/articles/10.1186/1129-2377-15-69
https://www.liebertpub.com/doi/abs/10.1089/jwh.1.1999.8.623 ***
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1111/j.1526-4610.2005.05143_3.x
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1111/j.1526-4610.1985.hed2504184.x
https://europepmc.org/abstract/med/3900004
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/14979888
http://anaturalhealingcenter.com/documents/Thorne/articles/Migraine6.5.pdf
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3696968/
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4227630/
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1046/j.1526-4610.2003.03071.x
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4769711/
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3199755/
https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0149291801800692
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1111/j.1533-2500.2009.00343.x
https://thejournalofheadacheandpain.biomedcentral.com/articles/10.1007/s10194-003-0033-x
https://link.springer.com/article/10.1007/s00415-016-8031-5
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/12127385
https://europepmc.org/abstract/med/12918889
https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0014299904007447
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/21905094
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4769711/
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/27404329
https://headaches.org/2007/10/25/viral-infection-headache/
https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0140673601067113
https://europepmc.org/abstract/med/9009469
https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.1046/j.1468-2982.1997.1702067.x
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1111/j.1468-1331.2004.00813.x
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1111/j.1468-2982.2004.00892.x
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/18160026
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2941540/
https://www.nature.com/articles/nrneurol.2010.127
https://link.springer.com/referenceworkentry/10.1007%2F978-3-642-28753-4_2425
https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0165017304001778
https://academic.oup.com/brain/article/124/12/2490/455169
https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0304395913003898
https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S1474442214702200
https://n.neurology.org/content/64/4/614.short
https://www.nature.com/articles/nrneurol.2016.93
https://n.neurology.org/content/56/suppl_1/S4.short
https://www.brainandlife.org/the-magazine/online-exclusives/the-neurologist-is-in-vitamins-and-supplements-for-migraine/
http://anaturalhealingcenter.com/documents/Thorne/articles/Migraine6.5.pdf
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/22517298
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/23196150
https://americanmigrainefoundation.org/resource-library/what-type-of-headache-do-you-have/
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1111/j.1526-4610.2005.4501001.x
https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.1046/j.1468-2982.1996.1604264.x
https://www.journalagent.com/tjn/pdfs/TJN_22_2_44_50%5BA%5D.pdf
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/19454881
http://www.tjn.org.tr/jvi.aspx?pdir=tjn&plng=eng&un=TJN-37132
https://www.pcrm.org/health-topics/migraines
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/23196150
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/22517298
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4790408/
https://www.pcrm.org/news/health-nutrition/plant-based-diet-reduces-migraine-pain
https://www.uhn.ca/KNC/PatientsFamilies/Clinics_Tests/Headache_Clinic/Documents/Headache_MigraineSupplements.pdf
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/23657930
https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/chronic-daily-headaches/in-depth/headaches/art-20046729
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4393401/
https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/migraine-headache/symptoms-causes/syc-20360201
https://headaches.org/2007/10/25/viral-infection-headache/